- telaşla
- disconcerting (prep.)
Turkish-English dictionary. 2013.
Turkish-English dictionary. 2013.
dört dönmek — 1) telaşla çare aramak Cemil, Cemil! diye haykırarak yağmurun altında dört dönüyordum. R. N. Güntekin 2) bir iş yapmak için telaşla sağa sola koşmak Bizi memnun etmek için etrafımızda dört dönüyordu. Ç. Altan … Çağatay Osmanlı Sözlük
fellik fellik — zf. Telaşla, heyecanla, koşarak, koşuşturarak, fellek fellek Fellik fellik seni arıyor … Çağatay Osmanlı Sözlük
kadar — e., Ar. ḳadar 1) Ölçüsünde, derecesinde Balıkçılıkta para vardır ama dalgıçlık kadar da genç işidir. S. F. Abasıyanık 2) Büyüklüğünde, genişliğinde Bacak kadar çocuk. Avuç içi kadar yer. 3) Dek, değin Saat ona kadar sokaklarda gezdi. P. Safa 4)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kaydırmak — i, e Kaymasını sağlamak, kaymasına yol açmak Kocakarı biraz telaşla yüzünden çarşafı kaydırıp yine örtünerek ... H. R. Gürpınar … Çağatay Osmanlı Sözlük
merdiven — is., Far. nerdubān Bir yere çıkmaya veya bir yerden inmeye yarayan basamaklar dizisi Bu merdivenleri yapıldığı günden beri bu kadar telaşla çıkmamışımdır. Y. Z. Ortaç Birleşik Sözler merdiven altı merdiven boşluğu merdivenevi merdiven korkuluğu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
monden — sf., Fr. mondain 1) Toplum yaşamı ile ilgili 2) Yüksek sosyete yaşamını seven Cigaralarından birini yakmaya davranmıştı; Abdi Bey, monden bir telaşla, ateş yetiştirdi. A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük
projektör — is., Fr. projecteur 1) Işıldak Bu sırada gemilerden telaşla birkaç projektör yandı. F. R. Atay 2) Gösterici, projeksiyon aleti Birleşik Sözler projektör ışığı … Çağatay Osmanlı Sözlük
soluk soluğa — zf. Koşmaktan güçlükle soluk alarak, sık sık soluyarak, yorgun, bitkin veya telaşla, nefes nefese Soluk soluğa gelmişti; mühim bir haber getirmişti, belli. E. E. Talu … Çağatay Osmanlı Sözlük
yel yeperek — zf. Çok acele, telaşla, bilinçsizce (koşuşturmak), yel yepelek Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller yel yeperek yelken kürek … Çağatay Osmanlı Sözlük
yelmek — e, er, hlk. Aceleyle, telaşla koşmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yüpürmek — nsz, hlk. Telaşla öteye beriye koşmak … Çağatay Osmanlı Sözlük